Popüler Yayınlar

27 Ağustos 2016 Cumartesi

Cesaretlenin..!!
















Yaratıcı eğer vucudunuza cesaret değil de kan verdiyse, 
O kalbi birayla pompalamak gerekir,
Zira, bir miktar bira herşeyi değiştirebilir.
Cesaret Lenin, cesaret..


Yalın bir ironi : Yalın-ızlık..



















Yalın ve ıslık..
Eli cebinde üzerinden dökülen eşofmanla gezenti bir tip..
Alkolün damarlardaki hızlı ilerleyişine inat,
Bizimkinin kafası bir o kadar yavaş.
Ağzında cigara, sırtında çalgısı..Islık tatlı, dudak ıslak..
Önünde çengisi..Yani adımlara yetişememe eringeçliği.
Acelesi olmayan ve doğduğuna pişman ayaklar..
En sevilen sözcük güne göre değişsse de, bugünlük ayakkabı.
Sadelikten yana, özgün ve basit. "Simple" işte sizin anlayacağınız.

Sade bir yaşamın senfonisinın tınıları tıngırdatır kömürdeki cezveyi.
7 kişinin 14'e böldüğü yudumları..
Misafir, musafirdir, ksenostur, yolcudur, seyyahtır.
Uzun yola giden, dönmeye çalışmayandır aslında.
Yudumların kalanı onlaradır. Toprağı sulamak yeter.
Öyledir hep, öyle derler, duyarız.
Biz duymasak da, biliriz, Görmesek de tahayyül ederiz.
Edebildiğimizi varsayarız, edebimizle-edepsizliği yazarız.
Balığız işte, üzülmemesi gereken - en gereken adamlarız.
Yoksa kim üzülür bunca ölüme, öldürüşe, olduruşa, olgunluğa, olanca tekdüzeliğe ve hiç..
Hayat: yapılan planların dışında gelişen tüm kurgulardır.
Kurmaya çalışılan saatlerin aksine, hayat! kurulamaz.
Hey hat..
Caka satmak bir yana, ağızda mırıldanır günün sözü.
''Yalnız adamın sahibi olmaz.''
Bu da bizden olsun. Hemde ücretsiz, edininiz.

"Onların boş lafları olamaz benim işim..
Satacak değilim ki niçin övecekmişim."

ve öylesine..hiç..

11 Ağustos 2016 Perşembe

9 Ağustos 2016 Salı

Lüzumsuz Adamlar ve Kedili Kadınlar..






















Bende beni alıp giden kadın size neler yapar bi düşünün?
Düşünemediniz değil mi? Ben de böyleydim..
5 ülkede 17 şehir değiştirip 27 ülkenin ücra köşelerinde gezmezden önce..
Kayboldum. Kayıp olan her TV kumandası gibi..
Bulundum sonrasında, ücranın icra mahkemelerinde..Yargılandım sessizce..
Bakışlar rahatsız eder, intihara meyilli insanları..
Dönmüyor geri diye şarkı söyleyenim de olmadı ayrıca,

Sıralamayı bozmayın..Rakı, su, şalgam..
O kokuyu içine çekince değişir..Su, şalgam, rakı..
Bir önceki cümlede ne yazdığın bile unutulur. Telef olur harfler..
Yerimizi yadırgamamız bundandır belki..unutuyoruz nerede olduğumuzu..
Yaradanın üflediği ruhların huzursuzluğu..Anlamayan için..
Şehirler batar ruhumuzun mabad kısmına, göçmek isteriz her bir ebabil kuşu gibi..
Gerçi ebabil kuşları da göçmez, görmez, göstermez kendilerini..ölür uçarken aşkından..
Bizim gibi hiçler dile getirsin diyedir belki, yaradana bir sofu sorsun, bizi anımsamayabilir..
Gerçi hiç yoktan vardır..Güzel cümle..Yaradan yaratmış. Biz ölelim..

En iyi yaptığımız şeydir tankların önüne yatmak..
Ya da sevgisizlikten nefessizliği beklemek..
Uğruna ölünecek çok şey var.
Sevdik abi..N'apmalı..Gökkuşağı olamayız ya..
Gökyüzü olabiliriz belki. Denemeli kanatlandıranla birlikte..

Aynı şarkıyı kasetin iki yüzüne çekip heryerde dinleyen nesilleriz..
Biz gerekirse gökkuşağının her rengine gireriz..Uçurtma yeterki bizimle olsun..
Martılara çarpmasın yeter..
Rakı dudaktan aksın ama halıya değil..
O'nun bastığı yer berekettir..Zinhar haramın yeri yoktur..

Bir nefeslik canımız var, halen anlatmaya, anlamlandırmaya çalışıyoruz..
Bizim gibi kuş beyinlilerin haddine mı?
Had, sınırı aşmak değil, sınırı öteleyip zorlayarak mücadele etmekse eğer,
Biz yaradılmışların aksine, o çıtayı kırdık.!! Gebergaha ulaştık.
Yokluk ve varlığın velisi olmak isteyişimiz bundan mıdır ey halife?
Akıl verenimiz yokki aklımızı s..ken kadar.
Aklımızı kaybedeli de 31 yıl zaten oldu..
Bu dünyada yaşayabilmek için ya deli olmak lazım ya da hiç yaşamamış olmak..

Seni her tanıdığımda eksiliyorum..
Her karakterinde ben çoğalıyorum..
Çok fazla ruh barındırırken içinde, ben neden dışındayım..Yüzeyinde..?
Dövmenin iğnesinin girdiği her acıya ben kefilim..
Oradaydım..
Ruhuna işleyen dövmenin yarası da benim, yara bandı da..

Hadi uyuyalım geç oldu..
Söz çok, sen yoksun..
Manasız..Bekleriz..
Neydi? Hiç, yoktan vardı.
Selam ve muhabbetle..
Ve aşk..!