Aşkından yanar yüreğim
Yandığım bana hoş gelir
Hakkı gerçek sevenlere
Cümle alem kardeş gelir
Bu dünya dopdolu kalleş
Her birinden bir taş gelir
Hakkı gerçek sevenlere
Cümle alem kardeş gelir
Bir kez gönül yıktın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmişiki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil
Adımız miskindir bizim
Düşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayız
Cümle alem birdir bize
Biz dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua
Kılanlara selam olsun
Derviş Yunus söyler sözü
Yaş doludur iki gözü
Bilmeyen ne bilsin bizi
Bilenlere selam olsun
(En kısa Zamanda bestelenecektir)
Popüler Yayınlar
-
Seni çok fazla seviyor olabilirim.. Zaten bu sevginin de bu hayatla pek ilgisi yok. Benim de hiç olmadı, olmasını da iste...
-
Bende beni alıp giden kadın size neler yapar bi düşünün? Düşünemediniz değil mi? Ben de böyleydim.. 5 ülkede 17 ş...
-
Memleketimde 4 mevsim yaşanırken, Sende 4 mevsim kış.. Bisiklet tekerinde tepetaklak hayatlar bi yana, Kaz dağlarının eğrilerinde bükü...
5 Aralık 2008 Cuma
Kısa bir Hikaye..
Çocuk odasına geçti..Kapıyı dinleyip babasının uyuduğuna emin olduktan sonra kendi odasına geçti pencereyi araladı,sessizce..Kendi yapımı olan içerisine bitki, çer,çöp,limon,zencefil,tarçın katarak demlediği çayını; fitili bitmiş ve zarzor yanan zippo çakmağını; sigarasını yanına aldı. Altın rengi çakmağı 3 kere çaktıktan sonra sigarasını yaktı. Duman içeri girmemeliydi, zira babası herşeyi duyar, bilir ve kokusunu alırdı. Perdeyi arkasına çekti..bu kendince aldığı bir önlemdi. Odasındaki TV 3 kanal çekiyordu o da çaykaşığının kalitesine göre 4 yada 5 kanala yükselebilirdi ama kim uğraşırdı ki? Musiki kanalını entim bir ses tonuyla açtı. Kafasını yeterinden fazla dışarı çıkarttı. Sevdiğine mesaj atmak istedi. Telefonu ve kendisi camın farklı taraflarındaydı, soğuk tarafı kendisi almıştı. Tel'in mesaj bölümüne girdi. Hava çok soğuk,camlar buğuluydu. Türkçe karekterler Kiril alfabesini andırıyordu. Ankara'nın soğuğunu bilir misiniz? öyle işte..Evlen benimle yazmak geçti içinden zira gelecek cevap umrunda değildi çocuk zaten seviyordu ve ruhen kendisini evli sayıyordu. Kutsaldı sevgisi kendince..Telini kapattı ve her zamanki gibi sağ cebine koydu, tel'i orada güvenliydi,düşmezdi. Annesinin aldığı tek deftere birşeyler karalamak istedi ama ışığı açmaya kim kalkardı ki? Rusça kitabı daha yakındı. Karanlıktan ne yazdığını göremeden başladı yazmaya..Lanet TV 2 adım öteyi aydınlatamaz mıydı sanki..Üşüdüğünü hissetti,bir an küfretmeye yeltendi sonra camdan sokaktaki insanları görünce sustu, şükretti. Sigaradan son bir nefes çekip tam atıyordu ki kapı paldırküldür açıldı..eli ayağına dolandı, yakalanan genç vaziyeti kurtarmaya çalışırken toparlayamadı ve yalpaladı..sağ cebindeki telefon düştü..Babası azarlar bir ses tonuyla sordu : Napıyosun!! , Çocuk : Napıyorum ki...Hiççç??..İnandırıcılığını elinde tuttuğu sigarayla çoktan yitirmişti..
4 Aralık 2008 Perşembe
Gok Madrasah derki;
Koku, tat, sıcak..sende her aradığım vardı. Seni soğuk bulanlar, ısıtamayanlardı..(Bu söz alıntıdır)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)